Bağımsız aday Kudret Özersay dün Güzelyurt bölgesini ziyaret ederek vatandaşlarla buluştu. Güzelyurt’taki kamu ve kuruluşları’nı, Cengiz Topel Hastanesi’ni, Güzelyurt Kurtuluş Lisesi’ni ziyaret eden Özersay ardından Güzelyurt Kadınlar Konseyi ile bir araya geldi, vizyonunu anlattı, soruları yanıtladı.
Özersay, adaylığına destek veren çok sayıda gönüllüsüyle birlikte Güzelyurt Hotel’de gerçekleştirdiği ziyaretinde Güzelyurt Kadınlar Konseyi başkanı ve üyeleri ile buluştu. Özersay, vatandaşın devlete güveninin de giderek sarsıldığını belirterek, partizanlıktan ve adam kayırmacılıktan dolayı bir çok sorunun yaşandığını vurgulayarak tüm bunların üstesinden gelmenin yolunun bir yerden başlamak olduğunu söyledi. Halk tarafından seçilen cumhurbaşkanının bir irade ve siyasi liderlik ortaya koyması gerektiğini söyleyen Özersay, yerleşmiş kalıpların dışında bazı adımların atılması gerektiğine inandığını dile getirdi. 19 Nisan cumhurbaşkanlığı seçiminde sessiz çoğunluğun güçlü olacağı bir iradenin ortaya çıkacağını vurgulayan Özersay, siyasette bir kırılma noktası gerçekleşeceğini ve yeni neslin bu bayrağı devralacağını vurguladı. Özersay gerçekleştirdiği ziyaretlerde Cumhurbaşkanının yasal ve anayasal görevlerini anlatarak, belli bazı niteliklere ve özelliklere sahip bir cumhurbaşkanının Kıbrıs Türk’ünü çok iyi bir yere ve aydınlık bir noktaya taşıyacağını vurguladı.
Müzakere sürecini değerlendiren Özersay yaptığı konuşmada Kıbrıs müzakerelerinde sonuca ulaşmanın çok kolay olmadığının belirterek, müzakerelerde sonuca ulaşmanın yalnızca Kıbrıs Türk halkının iradesi ile olmayacağına vurgu yaptı. Kıbrıs Türk tarafının bir çözüm vizyonu ile olumlu bir şekilde müzakere masasında olması gerektiğini söyleyen Özersay, cumhurbaşkanı nın dışarıda bizi olması gerektiği gibi temsil etmesinin önemine vurgu yaptı. Özersay, ‘’beni seçin de Kıbrıs sorununu çözerim’’ diyenlerin popülist yaklaştığına dikkati çekerek, ‘’ben Kıbrıs sorununu çözerim diyemem ama yüzde birlik bir ihtimal de olsa çözülmesi için en iyi şekilde müzakere yapar ve haklarımızı savunabilirim’’ dedi. Özersay, Dış ilişkilerimizi iyi bir şekilde yürütmek zorunda olduğumuza da vurgu yaparak yüzde bir ihtimal dahi olsa çözüm için uğraşmaya değdiğini söyledi.
Özersay yaptığı konuşmada yeni bir nesil yetiştiğini, bu görevleri yeni nesillerin devralması gerektiğine dikkati çekerek, bunun halkın takdiri ile olacağını söyledi. Halktan , özellikle de genç kesimden gelen destek bu süreç sonunda toplumsal bir başarıya ulaşacağımızı, yeni, genç ama aynı zamanda da müzakereler konusunda tecrübeli birCumhurbaşkanı adayına destek verilmesi gerektiğini söyleyen Özersay, “bu ülkenin kaybedecek değil beş yılı, beş dakikası dahi yoktur” diyerek Kıbrıs Türk halkının kendi iradesine dayalı bir gelecek kurabilmesi ve kendi kendini yönetebilmesinin, kendi kendine çeki düzen vermesinden geçtiğini ve Cumhurbaşkanlığı seçiminin de bu açıdan bir başlangıç olacağını belirtti.
Anketleri de değerlendiren Özersay, bir algı yönetimi yaratıldığına dikkati çekerek, “birileri anketlerle vatandaşın aklını karıştırmak istiyor ama artık herkes herşeyin farkındadır. Sokağın nabzı başka türlü atıyor. Halk sıradan değil, gerçek bir değişim istiyor. Kıbrıs Türkünün haklarını müzakere masasında en iyi şekilde savunabilecek bir Cumhurbaşkanı istiyor. Bunun da bir müzakere tecrübesi, uluslararası hukuk ve diplomasi bilgisi gerektirdiğini herkes biliyor” dedi.
Atamalarda yaşanan sıkıntıları dile getiren Özersay, ülkede partizanlık ve adam kayırmacılıktan dolayı müşavir ordusu yaratıldığına dikkat çekti. Özersay şunları söyledi; ‘’ Ciddi sayıda müşavir yarattık ve yaratmaya da devam ediyoruz. Şu anda üçlü kararname yöntemi zaten kendiliğinden yanlış yöntemdir. Şu anda Cumhurbaşkanları göreve gelecek olanların siciline, eğitimlerine bakmaksızın hepsini imzalıyor. Genelde şahsi ya da başka siyasi nedenler ile bir cumhurbaşkanının üst düzey kamu görevlilerinin atanmasında da kamu hizmeti komisyonu bağlamında akılcıl bir istihdam yapılması istihdam edecek kişiler bağlamında da gerçekten bağımsız ve kararsız davranabilmelidir. Bir vefa borcunuz varsa siyasi partiye ülkenin menfaatine, toplumun menfaatine bir şey yapmaktan uzaklaşıp partinin menfaatine bir şeyler yapmaya başlarsınız” dedi.
Haber Kıbrıs